30 Mayıs 2013 Perşembe

Uzun Zamandır Yazmak İstediğim Doğum Konusu

Bugün aslında pek birşey paylaşma yazma havasında değildim. Son günlerde işim çok yoğun malum dönem sonu ve harıl harıl sınavlar veriyoruz. Ancak bugün okuduğum Slingomom'ın bir tweet'i ve oradan tıkladığım linkle gittiğim bugün ki blog yazısı - Doğal doğumda madalya mı veriyorlar? - beni hem mutlu etti hem de bunu yazmaya yüreklendirdi. Aslında daha önce pek çok kez bu konuyla ilgili yazmaya niyetlendim, hatta  birkaç cümle yazdım geri sildim, bazen anlamsız durumlarda baskınlığı tutan biraz tutucu bir yapım var, o nedenle yok dedim bu benim özelim yazmamalıyım hem kime ne, bunu yaşayan görür, öğrenir.

Şimdi ise tüm kararlılığımla yazıyorum. Evet ben sezaryen doğum yaptım çünkü öyle olması gerekiyordu. Örneğin kuzenim gibi doktoru normal doğum yapabileceğini söylediği halde ısrarla sezaryen isteyen biri değildim. Ya da doğumdan hemen sonra tanıştığım ve bana ben doktorumdan sezaryen doğum istedim, normal doğum yapamazdım canım tatlıdır benim diyen bankacı kadın gibi düşünmüyordum. Ben kesinlikle normal doğum olmasını çok istiyordum, hep o anı yaşamak deneyimlemek istiyordum.

Ben henüz hamileyken ve normal doğumdan yana kararlı bir hamileyken, çok yakınımdaki arkadaşlarımdan biri kendi doğum hikayesini anlatmıştı ve o zamana kadar tanıştığım sezaryenle doğum yapan tek kişi oydu. Onu dinlerken, bir an bile, doğumunu nasıl -sezaryen mi, normal mi, epidural sezaryen mi- diye takılmadan buna dikkat bile etmeden dinlediğimi hatırlıyorum.

Benim gibi normal doğum taraftarı olan ve sonuna kadar bu düşüncede olan hatta benden 1 ay evvel kendi eşi de normal doğum yapmış olduğu için mutlu olan doktorum, bana sezaryen uygulanması gerekeceğini çok açık ve seçik anlattıktan sonra bu şekilde doğum yaptım. Evet doğum sancısı çekmedim ama evet çok şükür ben de anne oldum, ben de doğumdan sonra yavrumu kucağıma aldım mis kokusunu içime çektim, çok mutlu oldum ve şükretmeye devam ediyorum.

Doğum yaptıktan sonra bir de dikişlerin kaynaması, ağrılı süreç, 1-3 ay arası (kişiye bağlı olarak) spor yapamama gibi bir sürü de çetrefili var sezaryenin ve ben doğumdan sonra da normal doğumun, tabiatın gerektirdiği şekilde doğum yapmanın savunucusu olmaya devam ettim. Fakat bir süre sonra sezaryenle ilgili söylenenler, yazılanlar beni inanılmaz üzmeye başladı. Örneğin bir gün bir yerde Sezaryen çocuğa şiddettir, diye bir başlık çıktı karşıma, onu okuduktan sonra günlerce bunu hatırlayıp ağladığımı biliyorum tabii bir de lohusalık dönemiydi ve aşırı hassastım.

Sonra dur dedim ya, bunu yazanın bu şekilde düşünenin aklı daha uzağa sarmıyorsa ben niye bunu ciddiye alıp üzülüyorum ki. İnsanlar normal doğumu doğruluğunu vurgulamak için ve özellikle de ülkemizde sezaryenin gereksiz yere uygulandığını vurgulamak için bu durumu o kadar aşırı ve duyarsız boyutta eleştiriyorlar ki, aslında istememiş olsalar da sezaryenle doğum yapması gereken ya da gerektiği için yapmış olanlara da dil uzatmış, annelik boyutlarını eleştirmiş ve en önemlisi de duygularını incitmiş oluyorlar. Kısacası kaş yapalım derken göz çıkarıyorlar. Şu anda ifade etmeye çalıştığım bu hissiyatı, normal doğum yapmış bir anne ya da sezaryeni tercih etmiş bir anne, ya da normal doğum adı altında epidural doğum yapmış bir anne anlayamaz. Bence normal doğumun önemini, doğruluğunu ancak normal doğum yapmayı çok isterken şartlar gereği sezaryen doğum yapmış olan bir anne herkese çok daha güzel anlatır.

Çocuğunu doğurmuş olduğu yöntem üzerinden kendisini kıdemli, ihtisas yapmış ya da daha iyi anne sayan kişilerin ise daha psikolojik boyutta değerlendirilmeleri gerektiğinden onu konunun uzmanlarına bırakıyorum ve açıkçası ciddiye almıyorum.

Bitirirken, şu anda anne adayı olup bu yazıya denk gelmiş olan arkadaşlara tavsiye olarak, herşeyden önce güvendikleri ve rahatça soru sorabildikleri, nazlarının geçtiği bir doktor seçmelerini, bu süreçte sağlıklı bir doğum için kendilerine iyi bakmalarını, iyi beslenmelerini, hamileliğin keyfini çıkarmalarını ve doğum zamanı geldiğinde normal doğumu tercih etmelerini fakat bunun için önlerinde engel olması durumunda önemli olanın yavrularını sağlıkla kucağa almak olduğunu unutmamalarını söylemek istiyorum.













1 yorum:

  1. Sana katılıyorum. Ben kızımı normal epiduralsiz ve ağrı kesici de verilmeden doğurdum ama bunu bir süper annelik falan gibi görmüyorum. Her doğum özeldir, her doğumun bir riski vardır ve her anne korkabilir, endişelenebilir, normal doğurmak istemeyebilir yahu.. Bu da kimseye vıt vıt konuşma hakkı vermez. Doğum şekli anneyi anne yapmıyor! Güzel yazmışsın.

    YanıtlaSil